1.Dezenformasyonla mücadele: Geleneksel medyanın yerini internet haberciliğine bıraktığı günümüzde, bu değişimin, haberciliğin demokratikleşmesi ve anında ve yerinde haberciliğin gelişmesi bakımından pek çok avantajı olmakla birlikte bilgi kirliliği ve dezenformasyona son derece açık bir mecra yarattığı açık herkesçe bilinen ve kabul edilen bir gerçektir. Geleneksel medyada “izleyici” ya da “okuyucu” konumunda olan birey, bugün içerik üretici pozisyonundadır. 2000’li yılların ilk yarısında toplumun tüm kademelerinde “demokratikleşmeyi” sağlayacağı düşünülen bu durum, maalesef dezenformasyon tehlikesini sosyal hayatın merkezine yerleştirmiştir. Gerçeğin manipüle edilmesi ya da tamamen gerçek dışı kurguların haber başlığı altında servis edilmesi, çağın “hakikat ötesi” (post truth) olarak adlandırılmasına neden olmuştur.

Boğaziçi Küresel İlişkiler Merkezi bu gerçekten hareketle 2015 yılından bu yana “doğrulama” faaliyetlerini ana çalışma alanlarından biri olarak belirlemiş ve kamunun “doğru haber alma” hakkını korumaya yönelik girişimlerde bulunmuştur. Bu kapsamda Türkiye’nin ilk uluslararası basına yönelik doğrulama kanalı olan “Fact Checking Türkiye” sitesini ve sosyal medya hesabını kurmuştur.

Fact Checking Türkiye kanalı aracılığıyla tashih edilen yabancı basın haberleri için tıklayınız.

Ayrıca TRT 1 kanalında 5 yıl boyunca ana haber sonrası yayınlanan “Doğrusu Ne?” adlı doğrulama programı da yine kurumumuzun doğrulama alanındaki deneyimleri ve birikimlerinden faydalanılarak yayınlanmıştır.

Boğaziçi Küresel İlişkiler Merkezi sosyal medyada faaliyet gösteren Günün Yalanları Twitter hesabı ile ve internet sitesi halen sosyal medyada yer alan yalan haberleri tashih etme ve doğru bilgiyi aktarma misyonunu başarıyla yerine getirmektedir.